MÜZİK
Rave Kültürü: Sanatçılar, Festival ve Partiler
Tekrar eden ritimler ve çılgın partiler: Rave.
‘’Dance’’ türünün iskeletini oluşturan rave kültürü, kelime olarak ilk kez Orta Çağ zamanlarında kullanıldı. İlk anlamı ‘delilik’ olan rave, 1940’larda müzik sektörünün içerisinde yer almaya başladı.
Peki, rave kültürü tarih boyunca nasıl dönemlerden geçti? Hangi sanatçılar rave kültürünün zeminini sağlamlaştırdı?
İlk Rave-up Partileri ve Summer of Love
1940’larda literatüre giriş yapan ‘rave-up’, çılgın parti anlamına geliyordu. 1950’lilerle birlikte Londra merkezli Beatnik kültürünün içerisine giriş yapan terim, bohem partileri tanımlamak için kullanıldı. Kimileri tarafından ‘hippie’ olarak adlandırılan Beat Kuşağı, haberlere konu olan çılgın partiler düzenledi. Geniş ve boş bir alanda, rengarenk ışıkların altında sabaha kadar partilenen rave geceleri, 1958’de Buddy Holly tarafından yayımlanan Rave On ile bir marş da kazandı.
Well rave on, it’s a crazy feelin’
And I know, it’s got me reelin’
Rave kelimesi ilk kez 1967 yılında ‘toplanma’ anlamında kullanılmaya başlandı. Rave kültürünün en ikonik etkinliği de aynı yılın Haziran ayında gerçekleşti: Summer of Love. 100 binden fazla insanı bir araya getiren kutlamaya Hippi Yazı denildi. Renkli ve uçarı kıyafetlerin giyildiği Summer of Love festivali, rave kültürünün miladı olarak kabul edilir.
Acid House: Second Summer of Love
1980’li yıllarda Chicago’yu esir alan house müzik, yeni bir yöne doğru ilerledi: Acid House. DJ Pierre ve Slezzy D tarafından üretilen ilk acid sesleri, kısa sürede demo kayıtlarına dönüştü. Dans pistlerinde popüler hale gelmeye başlayan Acid Tracks, Chicago sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayıldı. 1987’de İngiltere eğlence sektörünü ele geçiren acid house, dört DJ’in İbiza kültürünü şehre taşımasıyla yeni bir boyut atladı. ‘Shoom’ adı verilen etkinlikler, ikonik gülen yüz simgesiyle Aşk Yazı’na benzetildi. Kontrolsüz rave partilerinin ve acid house müzik tarzının zirveye yerleştiği 1988 yazı, İngiltere’de Second Summer of Love olarak adlandırıldı.
1989 yazına kadar etkisini sürdüren bu yeni rave kültürü, İngiltere hükümeti tarafından tehdit olarak görüldü ve yayılması engellenmeye çalışıldı. Partiler polisler tarafından durduruldu ve katılımcılara para cezaları verildi. Giderek artan yasaklar, partileri kulüplerden boş depolara taşıdı. ‘Şeytani’ olarak adlandırılmaya başlayan rave partileri, polis ve hükümet baskısı karşısında yeni bir misyon daha edindi: Özgürlük Savaşı. Fakat bu ambargo fazla uzun sürmedi. Tüm dünyayı etkisi altına alan rave partileri, ülkeler için ekonomik bir gelir kaynağına dönüştü.
1990’lardan Günümüze: Rave Kültürünün Yükselişi
Amerika’da 1990’lı yıllara girilmesiyle birlikte küçük yeraltı partileri giderek çoğalmaya başladı. İngiltere’nin aksine hiçbir rave yasağının bulunmadığı ülkede her parti 20 binden fazla katılımcı ağırladı. O yıllarda rave’e başkentlik yapan San Francisco ‘Bay Area’ (Körfez Bölgesi) 1991’de büyük bir patlama yaşadı. Rave partileri yeraltından çıkarak açık hava mekanlarında düzenlenmeye başlandı. 1990-1992 yılları arasında süren bu yükseliş yasaklı madde kullanımı ve gürültü gibi toplumsal düzeni bozan etkenler nedeniyle yeniden kontrol altına alındı.
Markalaşma ve şirketleşme süreciyle daha steril bir eğlence sektörüne dönüşen rave, ülkelerin bölgesel özelliklerini içeren yeni alt türler de doğurdu. Küresel olarak büyümeye devam eden rave geleneği genç ‘raver’ grupları tarafından düzenlenen partilerle yaşamaya devam ediyor. Araştırmacılar tarafından ‘asla ölmeyen tür’ olarak adlandırılan müzik kültürü, son yıllarda Z kuşağının merceği altında. ‘Yeni-nostaljik’ bir zevke sahip olan Z kuşağının 90’ların popüler dans-müzik kültürü rave’i benimsemesi çok da ilginç değil aslında.
The Prodigy, Pet Shop Boys, Fatboy Slim, Skrillex, Oliver Tree, Tiësto, The Chemical Brothers ve David Guetta ise elektronik müziğin ve rave kültürünün global isimlerinden bazıları…
Eğer elektronik müzik sizin de hayatınızın bir parçasıysa tüm elektronik müzik etkinliklerini bir araya getirdiğimiz rehberimizi incelemeyi unutmayın.
