YAŞAM
Bir Hayat Felsefesi Olarak Minimalizm
Sizin için önemli olan ne? Gerçek doygunluğa ulaşmak ve özgür hissetmek için neler yapabilirsiniz? Tüm cevaplar minimalizm felsefesinde saklı. Asıl amacı mutluluk olan bu hayat felsefesinin değerlerini sizler için inceledik. Tutkularınızın peşinden gidin ve gerçek özgürlüğü deneyimleyin.
‘’Karmaşık şeylerin güzel olduğunu düşünmek insanların ortak yanlışıdır.’’
Descartes
Minimalizm Nedir?
Minimalizm, kökeni 1960’lara dayanan bir sanat akımı olarak tanımlanıyor. Sadeliğin ve nesnelliğin ön planda olduğu akım ABC sanatı ve minimal sanat gibi farklı isimlerle de anılıyor. Minimalizm, farklılıklardan arınmayı ve işlevsel olmayı temsil ediyor. Minimal sanat aslında her şeyin anlam bulduğu özel bir alan. Az olanın faydasına ışık tutan akım ‘’minimal yaşam’’ adı verilen hayat felsefesinin de kaynağı. Son dönemlerde popüler hale gelen bu yaşam tarzında en çok uygulanan stil ise ‘’İskandinav minimalizmi’’.
Az Olanın Çokluğu: Minimal Yaşam
Minimalizm akımını temel alan minimal yaşam felsefenin birtakım değerleri bulunuyor. Bu hayat felsefesini benimseyenler ‘’minimalist’’ olarak tanımlanıyor. Minimal yaşamın ilk kuralı fazlalıklardan kurtulmak ve sadeleşmek. Sadece ihtiyaca yönelen akımda minimalist bireyler, fazla nesneleri yaşam alanlarından uzaklaştırarak bireyselliklerine alan açıyor. Bu sadeleşme kimi zaman sadece obje özelinde gerçekleşmiyor. Kişiyi huzursuz eden ilişkiler bitiriliyor ve iletişim de minimuma indiriliyor. Yani minimal yaşam hem fiziksel hem de mental bir temizlik aslında.
Minimalizmin Hayatımızdaki Yeri
Minimalizm akımının popüler kültür haline gelmesi sadece yaşam stillerini değil sinema ve kitap gibi pek çok sektörü de etkiliyor. Sade film afişleri ve kitap kapakları toplum tarafından daha ilgi çekici kabul ediliyor. Bu durumun içerikleri etkilediğini söylemek de mümkün. Tek bir nesneye odaklanılan sahnelerle sinematografide de minimalizme gidiliyor. Kitaplarda sade ve anlaşır cümlelerin tercih edildiğini görüyoruz.
Vitrinler, reklamlar, sokaklar ve hatta evler bile minimalizm akımının etkisiyle yeniden tasarlanıyor. Bireyler yaşam alanlarında soluklanacak köşeler oluşturmak için ihtiyacı olandan fazlasını evlerinden uzaklaştırıyor. Evlerin minimal sanat üzerine dekore edilmesinin mental açıdan da birçok faydası var. Bilim insanlarının açıklamalarına göre minimal yaşamı benimsemiş bireylerde odaklanmanın arttığı ve var olan potansiyelin kısa sürede açığa çıktığı gözlemleniyor. Minimalistlerin zamanı verimli kullanmaktaki başarısı da bilinen bir diğer bilimsel gerçek.
Minimalist Yaşamda Yuva Kavramı
Minimalizmde ‘’az’’ kavramı ev içerisinde yaşayan bireylerin sayısına ve ihtiyaçlarına göre değişiklik gösterebiliyor. Yani minimal yaşamda ‘’azlık çokluk’’ dengesi sabit değil. Minimalizm sistemi, içerisinde araba kullanmamak, televizyon izlememek ya da her eşyadan sadece bir tane bulundurmak gibi kısır kurallar barındırmıyor. Minimal yaşamda kuralları ihtiyaçlar belirliyor. Bu nedenle minimalist bireyler evlerini dekore ederken ihtiyaçlarını ön plana koyuyor. Kısaca minimal ev dekorunda asıl mesele tüketim çılgınlığından uzaklaşmak.
Ev dekorasyonunda minimalizme gitmek için son dönemlerde trend hale gelmiş birkaç farklı bakış açısı bulunuyor. Bunlar ‘’Danshari’’ adı verilen Japon minimalizmi ve İskandinav minimalizmi. ‘’Az ve öz’’ felsefesine dayanarak inşa edilen bu akımlarda ortak nokta ise sadelik. Daha ait hissettiğiniz bir yaşam alanına sahip bir ev ortamı oluşturmak için minimal yaşama kesinlikle bir şans verin.
Minimalizmi daha iyi anlayabilmek için The Minimalists: Less Is Now belgeseline göz atmayı unutmayın.
