Sanat

Suratınızın ortasına bir yumruk alır mısınız?

Seyirciyi içine katan bir oyun, interaktif tiyatro, demokratif sistem simülasyonu… Dövüş Gecesi’yle ilgili söylenen bu tanımların hepsi doğru. Ama oyun bittikten sonra içimdeki ürpertiyi ifade etmek için yetersiz.  O zaman oyunun sürprizlerini açığa vurmadan anlatmaya çalışayım bu geceye dahil olanları neler bekliyor.

gg

Başlangıçta seyircilere birer kumanda dağıtılıyor ve nasıl oy verecekleri anlatılıyor. Sadece nasılın anlatılıp, neden oy verdiğimizin anlatılmaması fevkalade ironik tabii ki :)

Sonrasında olanları anlatıp nefret dolu yorumlarınıza hedef olmayacağım tiyatroseverler. Ama buradan sonra tatlı tatlı gülümserken her şey birden tehlikeli bir hal alıyor diyebilirim. Hani biz seyirciydik, oyun başladı mı, ne zaman “gerçek” mesele anlatılacak gibi düşüncelerle hayranlıkla karışık bir kızgınlık kaplıyor içinizi. Ama demokrasi böyle bir şey! Ama çoğunluğun sesine karşı çıkmak için marjinallik mi oluyordu? Ama ben buna oy vermedim!

 

fff

Hani dot ekibi “in your face” denilen suratına tiyatro akımının oyunlarını sahneliyor ya, Wikipedia’ya bakmaya gerek yok, neydi bu akım diye. Bildiğiniz “suratınıza şraakk diye çarpan” finaliyle ne demek istediğini gayet net anlatıyor.

Daha fazla spoiler vermeden anlatamam Dövüş Gecesi’ni.  Gidin, izleyin, öyle konuşalım.

 

11

22


6677