Yılmaz Erdoğan’dan yepyeni bir oyun: Aydınlıkevler

Yılmaz Erdoğan’ın kaleminden çıkan bir başyapıt.: Aydınlıkevler sahnede!

Aydınlıkevler ile geriye dönüş!

Oyuncu, yazar, senarist, komedyen, şair, yönetmen ve seslendirme sanatçısı Yılmaz Erdoğan yazar kimliğiyle yeniden karşımızda. İlk kez 1988 yılında bir komedi programının senaryo yazarı kadrosunda yer alan usta sanatçı, bildiğiniz gibi 1993 yılında kendi yazdığı televizyon dizisi Bir Demet Tiyatro ile büyük bir başarı elde etmişti. Son dönemlerde ise, usta ismi Çok Güzel Hareketler Bunlar’ın yaratıcısı olarak ekranlarda ve sahnede izliyoruz.
Sadri Alışık Ödülleri, SİYAD Türk Sineması Ödülleri ve Altın Portakal gibi birçok önemli ödül kazanan Erdoğan, uzun bir aranın ardından Aydınlıkevler oyunu ile dönüş yaptı.

Dar gelirli ama zengin bir öykü: Aydınlıkevler

BKM yapımcılığı ile sahneye taşınan Aydınlıkevler’in kadrosunda Demet Akbağ, Salih Bademci, Burak Dakak ve Sinem Ünsal gibi yetenekli isimler yer alıyor. Yönetmen koltuğunda ödüllü yönetmen Serdar Biliş oturuyor. Hikayenin büyüleyici atmosferini ortaya çıkaran ses ve ışık tasarımları ise Cem Yılmazer’in ellerinden.
Geçmişimizin tanıdık hikayelerine ışık tutan Aydınlıkevler’in kostüm ve müzik seçimleri, her birimizi 70’lerin kucağına bırakıyor adeta. Oyunun müzikleri Tuluğ Tırpan imzası taşırken, sahne kostümleri ise Ayşegül Alev’e emanet edilmiş.

Babaannem Amerika’ya karşı!

1970’li yılların evlerine yolculuğa çıkacağınız Aydınlıkevler’de bir babaanne ve torunun sıradan ama bir o kadar da eşsiz hikayesi anlatılıyor. Soğuk Ankara gecelerini ayağınıza getirecek olan oyun, sadece geçmişe değil bugüne de ışık tutuyor aslında. Bu tanıdık hikayenin proje yapımcısı ise dünya genelinde başarılı işlere imza atmış Nisan Ceren Özerten.
Zühre babaanne ve torunu Ayhan’ın hikayesini anlatıyor Aydınlıkevler. Yoklukla mücadele eden bu küçük ailenin tek dileği ise Ayhan’ın liseyi Ankara’da okuması.
Ressam Selim ve mahalle güzeli Sülün’ün aşkı, ABD ambargosu ve babaannenin tek kişilik mücadelesi…
Mahalleyi bir duvar gibi sarmaya başlayan dış engeller, Zühre’nin aldığı derin bir nefesle yıkılmaya başlıyor. Camlardan içeri sızan küçük toplar Zühre babaanne ve Amerika’yı karşı karşıya getiriyor.
15 yılın ardından Demet Akbağ’ı tiyatro sahnesine döndüren Aydınlıkevler’e seyirci koltuğunda misafir olmak istiyorsanız biletlerinizi hemen almanızı tavsiye ediyoruz. İki perdelik nostaljik bir yolculuk ve maziye dönüş için biletlerinizi şimdi almayı unutmayın.