MÜZİK

Senem Yalı / 25/09/2018

Semtin içindeki şehir: Dorock XL Beşiktaş

Dorock XL’ı, Kadıköy’e uğradığımızda bir şekilde kapısını muhakkak çaldığımız bir mekan olarak tanıdık. Mekanın bize kattıklarıyla büyüdük çoğaldık, tekrar tekrar gittik, peşini bırakmadık. Sıra Beşiktaş'ta.

Bu güzel mekan, Avrupa yakasında da ziyaretçisini yalnız bırakmadı, neşe, muhabbet ve bolca müzik eşliğinde ziyaretçilerine Beşiktaş’ta da kapılarını açtı. Dorock XL Beşiktaş olarak ana girişi Deniz Müzesi’nin tam karşısında (bu giriş önümüzdeki ay açılacak, girer girmez bizi yeni mekanlar karşılayacak) diğer ikisi Ihlamurdere Caddesi’nin hemen başında (Dorock XL Breakfast girişi ve otopark girişi) olmak üzere ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.

Semtin içindeki şehir

Beşiktaş her zaman gençler için İstanbul’un vazgeçilmez semtlerinden oldu. Nasıl bir gün geçirme arzun varsa seni cömertçe sardı sarmaladı ama sanki iyi müziğe bir adım daha yaklaşmalıydı. Dorock XL semtin sadece iyi müzik ihtiyacını desteklemekle kalmamış, semtin içinde bir şehir kurmuş. :)

Gelin beraber gezelim!

Ihlamurdere Caddesi’nden bu yaşam kompleksine giriş yapıyoruz, devasa arazinin ilk ayağı ile buluşuyoruz.

Saat henüz erken ya da brunch sevenlerdensen, hele hele “Her öğün kahvaltı etsem, bıkmam.” diyenlerden isen…  Bingo! Dorock XL Breakfast’tayız. Burada mekanın tüm mutfaklarında olduğu gibi usta şef Özlem Mekik’in parmak izleri var, menüler onun direktifi ve kontrolü ile misafirlere sunuluyor. Yediğin içtiğin her şeyin dalından koparılıp tabağına, bardağına konulmasına özellikle dikkat ediliyor.

Kahvaltın bitti. Çay, kahve ya da farklı yiyecekler eşliğinde oyun oynayarak zaman geçirebileceğin bir alan da var. Bu alan, Breakfast’tan çıkınca gördüğün ilk merdivenle ulaşabileceğin Dorock XL Salon. Burada, arkadaşlarınla beraber, Tavla, Okey, Tabu, Jenga ve Scrabble gibi farklı oyunlarla bir masa etrafında buluşabilirsin.

Aç değilsin ya da oyun oynamak istemiyorsun…

Sorun yok, Brekafast’tan çıkıp düz ilerliyoruz, sol tarafta Dorock XL Pub’ı onun tam karşısında ise Champs Sport Pub’ı görüyoruz. Bu iki bölümde, Dorock XL‘ın birazdan sayacağımız diğer bölümlerinde de olduğu gibi; ana yemeklerden atıştırmalıklara, sıcak içeceklerden soğuk içeceklere pek çok alternatif bulabiliyoruz. Yalnız Champs Sport Pub’ta heyecanlı ayrıntılar var; burası ücretsiz olarak önemli spor müsabakalarını izleyebileceğin ve içerisindeki camla ayrılmış özel odayı, doğum günü, parti vb buluşmalar için kiralayabileceğin bir mekan.  Ayrıca, Champs Sport Pub’ın bitişiğindeki kırmızı binanın birinci katı da, yakında özel partiler için kiralanabilecek duruma gelecekmiş.

Dorock XL Pub ve hemen üst katındaki Bistro’nun en güzel noktası, yanı başındaki heybetli çınar ağaçlarını kucaklayabilme, mekandaki evcil hayvanları okşayabilme mutluluğu. Çünkü tadilat aşamasında çınar ağaçlarının tek bir dalını bile kırmadan mekanı onlara göre inşa etmişler ve ziyaretçilerin evcil hayvanlarıyla gelmesinden de epey memnunlar. Pub ve Bistro’yu birbirinden ayıran nokta ise; oturma düzenleri.  Pub’ta standart masa ve sandalye düzenin de arkadaşlarınla sohbetin dibine vururken, Bistro’da ise yüksek tabure ve masalar bizi karşılıyor. Her iki mekanın da müziği Pub’taki dj kabininden canlı olarak yükseliyor, ta ki Stage’de konser başlayana kadar…

Artık konser zamanı!

Dorock XL Stage, ücretsiz Houseband konserlerine yer veren, dostluğu yıllardır bitmeyen sanatçılara her sene yenisini ekleyen  bir sahne…  2000 kişilik kapasitesiyle haftanın her günü canlı müzik sunuyor. Şansımıza, enerjisi zamana meydan okuyan pop şarkıcısı Mirkelam ile aynı gün mekandaydık ve 90’lı yıllara ışınlanmak üzere içeri geçtik. Ortam kalabalıklaştığında rahat nefes alabileceğini fısıldayan serin ve geniş alan, loş ışıklar altında bize hoş geldin diyor.  İçerideki  fiyatlar Bistro ya da Pub’dakilerle aynı.  Konser başlıyor!!

İnsanoğlu boy boy :)

Mirkelam’ın yüksek enerjisi tüm dinleyiciyi coşturmuş durumda, herkes zıplayarak şarkıya eşlik ediyor, hatta önünde senden yaklaşık 15 cm uzun biri var. Olur ya, daha önce yaşamadık değil. :) Ama Stage’ın kademeli olarak yükselen zemini en arkada da olsan bile en öndekilere göre daha yüksekte olmanı sağlıyor, üstelik sahnenin iki yanındaki büyük led ekranlar sanatçıyı kolaylıkla görmene alternatif oluyor. Akustik ses yalıtım düzeni, sesin homojen dağılmasını sağlayarak en arkalardaki insanların da şarkıyı net duymasına olanak veriyor.

Bir nedenden dolayı, konser mekanından 2 dk’lığa dışarı çıkmak istiyorsun, gördüğün ilk mekan Bistro olacak ama içeride mi yoksa dışarıda mı olduğunu anlaman birkaç dk sürebilir. Çünkü Stage’deki konser hem ses hem görüntü olarak Bistro’ya da veriliyor, konserde değilsen de yemek yiyerek, bir şeyler içerek masanda ya da ayakta eğlenceye ortak olabiliyorsun.

Konser bitti, eve dönüş vakti. Dönmeyebilirsin!

Dorock XL Beşiktaş’ın ziyaretçilerine sağladığı konforun en üst noktası ise bir girişi konser mekanının içindeki asansör ile olan otel. İstanbul boğazına göz kırpan terasında yakın zamanda ayrı bir mekan daha bulacağımız otel, İstanbul’dan ve şehir dışından gelecek misafirlerine konaklama imkanı da sunuyor. Eve dönmek uzun ve yorucu ise hemen üst katta bir oda seçip otelde konaklayabilirsin.

Dorock XL Beşiktaş’ı keşfetmek ve mekandaki konserleri incelemek için web sitemizi ziyaret edebilirsin. Şimdiden iyi eğlenceler! [İncelemek için tıkla]